14 Ağustos 2013 Çarşamba
Alexandroupoli - Dedeağaç günlüğü / Ağustos, 2013
Selamlar,
Yunanistan'a İpsala sınır kapısından geçerek girmek isteyen arkadaşlar için 2013 Ağustos ayı itibariyle tecrübe ettiklerimi aşağıdaki gibi kısaca derledim.
Alexandroupoli yani Dedeağaç'a nasıl gidilir ?
Öncelikle adettendir hatırlatayım, şayet Yeşil pasaportunuz yoksa mevcut e-pasaportunuzla geçerli bir Schengen vizeniz olmadan Yunanistan'a seyahat edemezsiniz. Yunanistan Konsolosluğu'ndan ziyade Alman veya Fransız konsolosluklarından Schengen başvurusu yapmayı deneyin, daha garanti bir yöntemdir.
!! Uyarı: ETS tur şirketi dönemsel olarak turistik Yunan adalarına (Mykonos'un da aralarında olduğu 4 popüler ada) Schengen'iniz olmasa dahi sizi götürüyor, ancak bunun için pasaportunuzda önceden alınmış Schengen vizesi olmalı (eski tarihli de olsa) ve bu operatörden 3 - 4 günlük bir gemi seyahati turu satın almalısınız. Pasaportunuzu gemide rehin bırakarak akşam gemiye geri dönmek kaydıyla adaya ayak basabiliyorsunuz. Benim tercih etmeyeceğim bir yöntem ama yinede söyleyeyim dedim.
Arabayla seyahat etmek için:
Öncelikle aracınıza Yeşil Sigorta yaptırmalısınız, 15 günlük sigortanın bedeli 63 Euro'dur. Ayrıca ehliyetinizi uluslararası ehliyete çevirmeniz gerekiyor (ki çok yalan bir durum, yurtdışında defalarca normal ehliyetimle araç kiraladım, bir Allah'ın kulu da tenkit etmedi), bedeli 347 TL ve geçerlilik süresi 1 yıl. Günübirlik seyahat edenler için bu 500 TL tutar fizıbıl olmayacaktır haliyle.
Eğer şehirde uğraşamam derseniz, İpsala sınır kapısındaki Turing ofisinden bu işlemleri yaptırabilirsiniz. Gümrük kapısında yaptırmak isteyeceğiniz tüm işlemler bayram tatili gibi zamanlara denk gelirse bir işkenceye dönüşebilir unutmayın. Normal zamanda giderseniz bomboş oluyor, sorun yok.
İstanbul Anadolu yakasından İpsala hudut arabayla ortalama 4 saat sürecektir.
İpsala Turing ofis:
0530 967 3158
0284 6161574
Aracınız ile gümrükten geçecek ve pasaport kontrolüne gireceksiniz. Bagajlarınız - eğer isterlerse - hem Türk hem Yunan tarafında titizlikle iki defa aranabilir söyliyim. Gayet elliyorlar tüm kıyafetlerinize, mıncık mıncık edebilirler, bavulu ağzına kadar doldurmayın.
Bekleme süreleri uzarsa aileniz veya arkadaşlarınız Setur Duty Free'de vakit geçirebilir. Yurtdışında 3 gün doldurmadan Duty Free'den alışveriş yaptırmamak gibi gerzek bir kuralları var, doğrudan Gümrük Md.'ne gidip şikayetçi olun başınıza böyle birşey gelirse (günübirlik geçenler için uyarımdır, gümrüksüz sahaya girmişim artık aslanlar gibi yaparım alışverişimi).
Herşey normal giderse bu dediğim işler 20 - 25 dakikanızı alır o kadar, bayramda giderseniz 6 - 7 saate kadar bekleme kuyrukları olabiliyormuş kapıda.
Meriç nehri üzerindeki İpsala köprüsünden geçip (meşhur iki tarafında Yunan ve Türk askerlerinin 50m arayla nöbet beklediği) Yunan gümrüğüne girecek ve buraki kontrollerden sonra otobana çıkacaksınız, ver elini Alexandroupoli. Yaklaşık 60 - 70 km sonra otoban çıkışından şehir merkezine geçiş yapabilirsiniz. Tabela okumak için biraz Yunanca'ya ihtiyacınız olacak maalesef söyliyim.
Arabasız seyahat etmek için:
1- İlk akla gelen makul ve ucuz seçenek Metro Turizm otobüsüyle gitmek. Adam başı 40TL'ye Keşan'dan Dedeağaç'a götürüyor (Istanbul - Selanik otobüsü) ancak ucuz olmasının maliyeti de zaman faktörü ! 50 kişilik otobüsteki tüm yolcuların pasaport kontrolü aynı anda yapıldığından normalde maks.45 dakikalık arabalı seyahat otobüsle 3 saati bulabiliyormuş (diğer tur şirketi otobüsleri ve kapıda bekleyen araç sahiplerini de hesaba katın).
Metro Turizm Call Center : 444 34 55
Metro Turizm Europe : 0 212 658 10 50
!! Uyarı: Bu iki numarada muhtemelen sizi yanıltabilir dikkat edin, normalde sabah İstanbul'dan (Avrupa Yakası) kalkan Setra otobüs 13:30'da Keşan'a uğrayıp İpsala'ya devam ediyor ve Dedeağaç'a varmanız saat 17:00'yi bulabiliyor.
Oysa Keşan Otogar'ından saat sabah 09:30'da da bir sefer var ve İstanbul'daki Metro çalışanlarının bundan ne hikmetse haberi yok ?? Şayet Saros - Tekirdağ yazlıkçılarındansanız, yani zaten oralara kadar gitmişseniz, Dedeağaç'a Keşan'dan gitmeyi tercih edebilirsiniz.
Dolayısıyla Keşan Otogar'ı Metro ofis telefonunu arayın: 0 284 714 69 32 ve/veya 0 533 489 08 15.
2- İkinci ve makul seyahat yöntemi Yunan tarafına sık sık geçen taksilerle seyahat etmek. İstanbul Avrupa yakasındaki evinizden alınıp Yunanistan'a gitmenizin bedeli 60 Euro'dur.
Taksi işletmecisi Mutlu Batılı, Tel: (0212) 541 08 31
!! Uyarı: "Gün aşırı Yunanlı taksiciler var Keşan otogarına gelen 25 Euro'ya götürüyorlar" diye bir geyik var, sabah saatlerinde bulabilirmişin falan, ben denk gelmedim ama deneyin derim. Ama bu paraya götürür mü emin değilim, bir garantisi yok.
3- Üçüncü ve daha maceralı yöntem arabayla İpsala sınır kapısına kadar girip yayan devam etmek. Gümrük girişi öncesinde aracınızı park edebileceğiniz otoyol kenarında ve korumasız bir bölge var. Aracınızı terk ediyorsunuz demek daha doğru olur. Çok araç olunca (bayramdaki gibi) polis park halindeki araçları İpsala veya Keşan'a çekebiliyormuş.
Diyelim ki benim gibi "eeeee başlarım ..." diyerek park ettiniz, çek çek bavulunuzla bir "Türk gibi" kapıya yürüyün ve dümdüz ben Yunanistan'a gidicem diyin. Bavulunuzu aramalarına izin verin ve çok muhabbete girmeden gümrüksüz alana geçin. Muhtemelen "yürüyerek geçemezsin ki" diyecekler, "ben taksi tuttum, beni almaya gelecek sıkıntı yok" dersiniz.
Tırlar için yapılmış devasa X-Ray binasının yanından yürüyüp arkadaki Türkiye'ye araçla giriş yapılan gişelere yönelin ve en arkadaki gişede duran Şeref abiden harç pulunuzu alın. Öyle havaalanlarındaki gibi fancy bir durum yok ama elinizi kolunuzu sallayarak sınır geçmenin keyfini de hiçbirşeye değişmezsiniz, ilginç bir tecrübe bence...
Neyse araçların sıralandığı (Yunan tarafına giden) gişelere yürüyüp sırasını bekleyen araç sürücülerinin soran bakışlarına bir selam çakıp polise pasaportları uzatın, çok muhabbete girmeyin.
Çek çek bavulla yola devam ama uyanık bir sivil memur veya bizzat gümrük polisi "sen necisin birader? gel bakiim?" diyebilir. Sıkıntı yok, baksın bavula, herkesin bağırsakları dışarda zaten.
Şimdi hikayeyi biraz başa alalım, İpsala sınır kapısına yaklaşırken Yunan tarafından bir taksiciyi geçiş kapısına sizi alması için çağırmanız gerekiyor. Alternatif olarak İstanbul seferinden boş dönen bir taksici yakalamayı da deneyebilirsiniz ama tavsiye etmem, ne kadar bekleyeceğinizin garantisi yok.
Aşağıda 2 Türk asıllı taksicinin güncel telefonlarını (Yunan ve Türk hattı) veriyorum. Türk tarafına geçince Türk operatör kullanıyorlar, şimdi Çanakkale'deyim saat 14:00 gibi İpsala'ya ancak gelirim derse şaşırmayın. Türkçe konuşabilirsiniz, anlaşabilecek kadar iyi konuşabiliyorlar.
İbrahim: 0030 6946074567 ve 0536 7120772
Hasan: 0030 6945876848 ve 0539 4210015 (Mercedes E200)
Şimdi bu abiler 60 Euro'ya sizi Türk kapısından (ilk güvenlik) alıyor ve Yunan gümrüğüne götürüyor, pasaportların kontrolünü falan hallettiriyor arabadan çıkmadan bekleyebilirsiniz. Taksi olunca kimse üzerinizi de aramıyor.
Ama pek güvenilir sayılmazlar ve pazarlığa gelemiyorlar. Nitekim sırf bunlara güvensem Türk tarafına dönemeyecektim neredeyse.
Aşağıda vereceğim diğer telefonlar Alexandroupoli içinde geçerli.
0030 2551033500 (ingilizceyi iyi konuşan bir operatör bayan telefona bakıyor)
0030 69732118190 (plajda tanıştığımız Costas'ın eniştesi, ingilizce bilmiyor, Mazda 6)
Taksiler genelde ucuz diyorlardı, km başına 1 Euro yazıyor diye düşünebilirsiniz, siz karar verin ucuz mu değil mi. Ek olarak 1,60 Euro'da telefonla çağırma hizmet bedeli alıyorlar. Şehir merkezinden beach'e gittik mesela (Bodrum'da Dodo'ya gitmek gibi düşünün) 20 Euro tuttu.
Toplu taşıma hak getire, var sözde ama otobüsü bulabilirsen, hele bir de siesta zamanı ise ...
Yunanlı taksiciyle anlaşmak için ya çok sabırlı olmanız yada beden dilinden iyi anlıyor olmanız lazım. Benim eşim gayet iyi halletti bunu, tek başıma olsam n'aapardım bilemiyorum. Turistik bir şehirde çalışıpta, "Stop here, City Center, Beach, to Swim" gibi ingilizce kelimeleri dahi anlayamayan bir adam tipiyle size başarılar dilerim, saç baş yolmamak elde değil. Taksici George'un da dediği gibi, biraz Yunanca bilsem herşey çok daha güzel olacaktı :)
Takcisi George'u ayrı bir yere koymak istiyorum, tel no. 0030 6936415206 (Peugeot 301). Bizim Türk asıllı taksiciler, "60 Euro'dan aşağı kurtarmaz abicim" ayağı yaparken, sokakta tanıştığım bu adam 50 Euro'ya OK dedi hemen. Baktım Alexandraoupoli merkezden Türk sınırına kadar tam 52 Euro tuttu taksimetre. Ayrıca adam yardımcı olmak ve bizi memnun etmek için kendini parçaladı. Bir de kankası varmış onun numarası da 0030 6946154040 (Mercedes C). Boşuna bizim Türk'lerle uğraşmayın, Yunanlı daha delikanlı çıktı ! Sınıra kadar sayesinde Yunancayı da söküyorduk, hani İstanbul'a kadar devam etsek "intermediate" olmuştuk yani. Kızlarının doğum tarihine kadar resimli anlatımlarla tüm hayat hikayesini öğrendik. Tahmin edeceğiniz üzere tüm bunları anlatırken biryandan cep telefonundan resim bulmaya çalışıyor bir yandan da otobanda araç kullanıyordu ama olsun iyi adamdı...
Dedeağaç'ta ne yapılır ?
Bununla ilgili çok yazı var, ben o konulara çok girmeyeceğim ama bir iki temel şeye değineyim.
1- Şehir merkezinde deniz pis, en az 10 km dışına çıkmanız gerekli. Beach'ler fena değil, deniz güzel ama yıkılmıyor. Ortam nezih, etrafta çoluk çocuk çok olmasına rağmen kargaşa ve ses yok.
2- Oteller için booking.com kasmayın, gidin kendiniz pazarlık yapın. Otellerde genelde iyi ingilizce konuşan insanlar çalışıyor ve hızlı internet var. Erika oteli mesela (hemen fenerin orada) tavsiye ederim. 75 Euro oda+kahvaltı ama odalar, duş falan güzeldi. 55 Euro otellerde var ama biraz köhne durumdalar. 5 yıldızlı oteller de mevcut ancak şehrin biraz dışındalar.
3- Kredi kartı kullanmak çok zor, nakit taşıyın. Ekonomik kriz sonrası böyle bir tavır gelişmiş, herkes Pos makinem yok ayağına yatıyor. Oteller, iyi restoranlar (hepsi değil), eczaneler falan dışında adım atsan cash gerekli.
4- Taverna dediğin şey aslında restoran, kafeterya diyebileceğiniz yerlere bile taverna diyorlar. Su ürünleri gerçekten Türkiye'ye göre ucuz sayılır ama ben özellikle bir tavernayı önereceğim (sahiplerinden biri Türk) Nisiotiko. Kimsenin ingilizce anlamadığı memlekette size Türkçe hizmet veriyorlar ve çok güleryüzlüler. Yemekler yıkılıyor diyebilirim, menü çok başarılı idi. Nisiotiko feneri geçip Yunan posta binasından sağa girince sol yanda kalıyor.
5- İki kelime Yunanca öğrenin çok faydalı olabilir gerçekten.
6- Siesta çok enterasan bir durum, saat 14:00'te kapatan Turizm acentası mı olur demeyin oluyormuş demek. Ama cafeler açık aç kalmazsınız.
7- TripAdvisor ve FourSquare kullanabilirsiniz, faydalı oluyor.
şimdilik bu kadar, iyi gezmeler derim :)
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
mükemmel bir yazı olmuş :)
YanıtlaSilMerhaba,
YanıtlaSilBu George amca turk tarafına geçiyor degil mı ? Az önce 50 Euro'ya Kapıkule'den alması icin konuştum galiba :) emin olamadım turk tarafına geçiyor degil mı ?
Mutlu Batılıya dikkat bu adam güvenilmez biri verilen telefon numarası çay ocağına ait. bu adamdan istanbul-dedeğaç(yunanistan) için rezerve yaptırdık. sonrasında bu adama guvenip 3 gun sonra haftasonu gidilmek üzere bir otelden hesaplı ama (iptalsiz) rezervasyon yaptırdık. adam 1 saat sonra arayıp yer olmadıgını söyledi ne kadar dil döktüysekte bir çözüm üretmediği gibi otobüsle gidin diyerek sinirlerimizi altüst etti sakın bu adama güvenip yola çıkmayın yolda kalırsınız biz yandık başkası yanmasın.
YanıtlaSilYunanistan ve Bulgaristan turlariniz için 8 kişilik araçlarımızla hizmetinizdeyiz.
YanıtlaSil5069861395